Penguensiz Madagaskar ile Ticaret
Madagaskar'da penguenler yok ancak lemurlar var. Dünyanın dördüncü büyük adası olan Madagaskar'a iki kez gittim. Birincisinde Kenya üzerinden , ikincisinde de Güney Afrika üzerinden.
Bu seyahati önceden planlamakta fayda var. Benim gibi anlık program yapan birisi için uçak bulabilmek büyük bir şanstı. Dönüşte ise hiç planlayamadığım trafikden dolayı, az kalsın uçağı kaçırıyordum.Eğer uçağı kaçırmış olsaydım en az dört gün daha ülkede kalmam gerekirdi. Gerçekten de haritada göründüğü kadar kolay ulaşılamıyor. Türkiye'den en az 3 aktarma yapmadan gidilmesi imkansız.
Nüfusu 25 milyon civarı olan bu doğa harikası adada, bitki ve hayvan türleri bakımından içerdiği türlerin yüzde 90 ‘ı dünyanın başka bir yerinde yok. İzole olmuş ve oldukça iyi korunmuş.
Ülkedeki siyasi belirsizlik , ve fakirlik çok dikkat çekici. Neredeyse ülkenin üçde ikisi fakir ve günlük 1 dolara çalışıyor. Çoğu yerde taksi olarak kullanılan el arabalarını görmek mümkün.
Ama her zaman dediğim gibi dünyanın her yerinde yüzde 4 zengin vardır. Ülkede zengin ile fakir arasındaki uçurum çok fazla. Her ne kadar, hırsızlığın çok olduğundan yakınsalar da , halkın yüzüne baktığımda bir Madagaskar atasözü sıkça geliyordu aklıma.
“Yoksulluk başını yukarı kaldırmaya izin vermez; haysiyet ise aşağıya bakmana.”
Sokaklarda para isteyen insanlar etrafınızda toplanabiliyor, ama o masumiyetlerini gördüğünüzde kendinizi tutamayıp veriyorsunuz.
Aslında görüşmede olduğum Madagaskarlı iş adamları hırsızlık konusunda çok problem yaşadıklarını , çalışanlarına bile güvenemediğini belirtti, iş yerlerini asla yalnız bırakmadıklarını ve devamlı takipte olduklarını ve bunun onları çok yorduğunu söylemişlerdi. Bir yandan alım gücünün iyi olduğu bir kesim var.Birçok büyük markanın bayileri olduğunu görünce bunu anlıyorsunuz. Sadece yanlış zamanda yanlış yerlerde bulunmamanız gerekiyor her zamanki gibi.
Ülke genelinde Fransızca konuşuluyor ama İngilizce bilen sayısı da yeterli .Konuşulan dil Malagasy , Biraz Arapçayı anımsatıyor ama içeriğinde İngilizce ve Fransızca kelimeler de var. Ticaret ise adanın ulaşım hattı etrafında dönüyor. Güney Afrika, Kenya ,Mozambik , Marutis . Genelde yapılan işler aynı iş adamlarının etrafında toplanmış. Milliyetçi davrandıklarını söylesem, tam olarak milliyet kavramı da yok ortada. Çünkü yarı Fransız , yarı Hintli ve Müslüman olanları var. Camiler de var, kilseler de. Aslında ülke nüfusunun yüzde 40 ‘ı Hristiyan , %15 ‘i Müslüman, geri kalanları da geleneksel dinler.
Etnik olarak Malagasy denilen Endonezya’dan gelen bir halk olduğu söyleniyor ada halkının. Avustranezya halkı , Afrika’dan gelen Bantular ve karışımı bir halk var ortada. Tarihi geçmişi M.Ö.300’e dayanıyor. Yüzlerine ve renklerine baktığınızda Endonezya , Afrika karışımı gibi görüyorsunuz.
Fazla Türk yok adada , bildiğim kadarıyla 50 civarındaymış .Mobilya satan bir Türkle tanışmıştım. Bir çok dezavantajı olduğu düşünülse de bence Madagaskar ticaret için ve yatırım için düşünülebilecek ülkelerden.
YATIRIM SEKTÖRLERİ
Büyük yatırımcılar için madencilik ciddi bir sektör olabilir. Sulfur, Nikel, Altın , Petrol ve Doğal Gaz kaynakları çok güçlü. Ülke geneline bakınca çevrenizde pirinç tarlaları görüyorsunuz. Topraklar çok verimli ve eğitim düzeyi düşük olduğundan tarım hakim durumda. Belkide nüfusun %80 i çiftçi. Verimliliği arttırıcı tarım ekipmanları ve know-how bu alanda büyük boşluk. Tekstil , işçiliğin düşük olduğundan dolayı değerlendirilebilecek diğer alanlardan bir tanesi. Ve belki de en önemli odak noktası Turizm için tüm dünyanın gözünün üzerinde olduğu yerlerden birisidir.
Madagaskar ile iş yapmak istiyorsanız ; Madagaskarlılar yüzyüze ziyareti severler, pazarlığı severler , 24 saat erişilebilirliği severler, işi akşam değil öğlen konuşurlar, yapacağınız ticaret uzun bir sabır ister ama o bağı bir kurduğunuzda yanlış yapmadığınız sürece çok uzun yıllar çalışabilirsiniz.
Madagaskarlıları anlayabilmek için Hintlileri de iyi tanımak gerekir. Batı Afrika kıyı şeridinde Hint hakimiyeti yüksektir. Madagaskardaki Hintliler , Kenya ‘dakilerden farklıdır , daha çok Mozambik bölgesindekilere benzerler.
Çekici gizemi , insanının içtenliği ,saygısı ve doğası kesinlikle görülmesi gereken bu ada ülkeyi görmenizi tavsiye ederim ve iş yapacaksanız toprağına ayak basmanız gerektiğini belirtmek isterim.