Kunta Kinte’nin Ülkesi Gambiya

Senegale ‘e giderken aktarma yolunda olan bu Afrika’nın en küçük ülkesinde bir gece geçirdim .
2 milyon nüfusu ve ilginç sınırı ile eski Fransız sömürgesi Senegal’in ortasında , İngilizlerin kuşattığı bir nehir devleti gibi kalmış arada. Konuşulan dil tabii ki İngilizce.

Ülke sınırının ilginçliğinin sebebi İngilizler zamanında, Gambiya nehri boyunca ilerlerken sınırı topların eriştiği en uzun mesafe ile belirlemiş olması. Zaten Gambiya’da adını ‘yabancı topraklarla çevrilmiş ülke ‘ olarak almış.

En büyük şehir aynı zamanda başkent Banjul, nüfusun yüzde yirmisini barındıyor.Nüfusun geri kalanı kırsal kesimde yaşıyor. Genel görünüm yol boyunca etrafda bungolavlar var.

Nüfusun yüzde 90 ‘ı Müslüman , Senegal’deki gibi çok eşlilik var büyük kesimde. Kunta Kinte’nin da mensubu olduğu yerli halk Mandinkalar ülke genelinde çoğunlukta.
Genel ticarete baktığınızda balıkçılık , yer fıstığı yetiştiriciliği hakim . Ufak yağ tesisleri var ama üretilen yer fıstığı ile karşılaştırıldığında önemsiz.

Ülkeye küçük çapta yatırımlar , örneğin ambalaj ve paketleme tesisleri , nebati yağ tesisi gibi orta ölçekli yatırımlar yapılabilir. Tarım teknolojileri , sulama sistemleri ve ayrıca medikal ürünler konusunda da pazar açık gözüküyor. Ama ülke nüfusu düşünüldüğünde önemsiz gibi görünse de komşu pazar Senegal ile bir bütün olarak görmek gerekir.

Gelmişken Bakau’daki şans ve parayı simgeleyen timsahların havuzlarını görmenizi ve Kunta Kinte’nin evini de bir ziyaret etmenizi tavsiye ederim. Bu arada Senegambia taş çemberleri de ilginç yapılardır.

Gambiya’da aklımda kalan o güzel akşam yemeğine eşlik eden balkabağından yapılma 21 telli Senegal ve Gambiya bölgesine mahsus lir ile tambur arası bir çalgı olan Kora’nın eşsiz tınısı ve güzel balığıydı.

Bu küçücük ülkenin çok bilinen bir atasözü der ki; "Dev bombaks ağaçları , minik tohumlardan çıkar. "

Makaleler